Edebiyatın bir çok dalı vardır, kaside kültürü de budallardan bir tanesidir. Özellikle Mevlid Kandillerinde ki kasideleri hepimizinbeğenerek dinleriz ve etkileniriz. Hatta ağlarız….
Bu kültür biz Türklerde ve Araplarda çok farklı. Örneğin, Maraşlılar Ramazan ayında teravih namazlarında her dört rekat da bir kaside okuruz. Bir dörtlük aktarayım:
“Gökyüzünde saf saf durur melekler,
Safasından döner çarku felekler.
Bu ayda kabül olur dilekler,
Desin mümin olan Allah’u ekber!”
Kasideler, adından da anlaşılacağı üzere bir kasıt (övmeveya yerme, tasvir etme...) için yazılan şiirlerdir. Beyitler halinde aruzvezniyle yazılır. Birinci beyit kendi arasında kafiyeli diğer beyitlerinbirinci mısraı serbest, ikinci mısraı birinci beyitle kafiyelidir. Mahlasbeytine tac beyit adı verilir.
MEDHİYE
Detaylara inelim“Kaside nazım şekli 6 bölümden oluşur.İlki nesip veya teşbib'dir. Normal bir kasidede 15-20 beyit kadardır. Âşıkâneduygular anlatıyorsa nesip, âfâkî konular (bahar, tabiat, bayram vs.)işlenmişse teşbib adını alır. İkinci bölüm girizgâhdır. Genellikle tek beyitolur. Bu beyitle medhiyeye geçilir. Üçüncü bölüm medhiyedir. Kendisine kasidesunulan şahıs övülür. Dördüncü bölüm tagazzüldür. Başta da sonda da olabilir.
Sayılan bölümlerin her kasidede olması gerekir diye birşart yoktur. Bu tertip genellikle bölümlemedeki üst sınırı belirtir. Kimikasideler vardır ki sadece iki bölümden ibarettir.
Tabi son dönem kaside yazarları da bu konu güzel örnekler ortaya koyuyorlar.
Bahaettin Karakoç’un “ Beyaz Dilekçe’si “ buna örnekgösterilebilir diye düşünüyorum.
FARKLI ADLANDIRMALAR YAPILABİLİR
Kasideler değişik şekillerde adlandırılır. İlki nesipteele alınan konuya göredir. Bahardan bahsediliyorsa Bahâriyye, kıştan sözediliyorsa Şitâiyye, bayramı anlatıyorsa Iydiyye, girişte hamam bahis konusuysaHamâmiyye vb. adlar alır. İkinci adlandırma redife göredir. Redif olan kelimeyegöre kaside bir ad alır. Mesela redif “güneş” ise Güneş Kasidesi, redif “su”ise Su Kasidesi, “kılıç” ise Kılıç Kasidesi (veya Tığ Kasidesi) gibi. Kafiyekelimesinin son harfine göre adlandırma yapıldığı da olur. Son harf mîm isekaside-i mîmiye, ra ise kaside-i râiye, nûn ise kaside-i nûniye vb.
Kaside bir de işlediği konuya göre ad alır.
Allah'ın birliğini anlatana tevhid, Allah'a yakarışniteliğinde olana Münâcât, Peygambere övgü mahiyetindeyse Na'at adını alır.Sadece bir kişiyi öven kasidelere Medhiye, tahta oturmayı kutlamak içinyazılanlara Culûsiye, birini eleştirmek için yazılanlara ise Hicviye denir. Bazende bir tarih düşürmek için yazılan kasidelere Tarih Kasidesi adı verilir.
Kasidelerin divanda yer alışları da hususî bir şekildebelirlenmiştir. Divanın başında yer alırlar. Önce tevhid, münacât ve na'tlar,sonra dört halife ve Mevlâna hakkında övgüler yer alır, daha sonra da sultan,sadrazam, vezir, şeyhülislam vs. gibi bir sıra takip eder.
Kasidelerin başına memduhun adının ve unvânın yazılmasıusuldendir. Bu, genelde Farsça olarak yazılır. “Kaside Der-Na't-i Fahr-iKainât”, “Der Medh-i Hazret-i Sultan Muhammed Hân”, “Der Sitâyiş-i SadrazamŞehid Ali Paşa” vs. gibi.
Sonuç olarak kasideler kültürümüzün bir parçası halinegelmiş, her geçen günde sosyal medyanın gelişimine parelel gelişmektedir.
Öyleki meraklıları, cep telefonlarının videolarına kendiseslerini alarak sitelerde paylaşmaktalar, bazıları da ilgi görmektedir.
Bu gün kaside ve ilahi kültürü hakkında biraz detaylıbilgi vermek istedim.
Umarım faydası olmuştur.
Kalın sağlıcakla.